Türkiye, dünyanın birçok ülkesinde uygulanan ve hastalar üzerinde olumlu sonuçlar veren 'Destek Tedavi Merkezi' projesi için ilk adımı attı. Destek üniteleriyle hayatını sürdüren hastalara, dinleri dikkate alınarak manevî destek sağlanacak. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın pilot il olarak seçtiği Gaziantep'te uygulanacak proje kapsamında hastalar, helalleşmek istediği tanıdıklarıyla da bir araya getirilecek. Çalışma için ilk etapta 40-50 yataklı bir merkez oluşturacaklarını belirten Gaziantep Sağlık Müdürü Prof. Dr. Metin Karakök, Türkiye'nin her yerinden müracaat alabileceklerini söyledi.
Karakök, "Yatalak veya alzheimer gibi rahatsızlığı olan hastamız Hıristiyan ise papaz, Musevi ise haham, Müslüman ise Diyanet görevlileri veya gönüllü kuruluşlar aracılığıyla destek vereceğiz. Hastalığı nedeniyle çöken moralleri düzeltilecek. Helallik almalarını sağlayacağız, küsleri barıştıracağız. Dışarıdan gelmek isteyen olursa kapımız herkese açık olacak." dedi. Merkezde görev yapacak çalışanların titizlikle seçileceğinin altını çizen Prof. Dr. Karakök, hizmet binasında moralleri bozan her türlü şeyden kaçınılacağını anlattı. Projeyi desteklediklerini ifade eden Gaziantep Müftüsü Prof. Dr. Ali Bakkal, çalışmanın önemli bir ihtiyacı gidereceğini vurguladı.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile ortak olarak hayata geçirilecek 'Destek Tedavi Merkezi' projesine Gaziantep Müftülüğü de destek verecek. Şehitkamil ilçe sınırında yapılması planlanan ve pilot olarak uygulanacak merkezin ilk etapta 40-50 yatak kapasiteli olması düşünülüyor. Projesi çizim aşamasında olan çalışma, tedavisi tıbben biten hastalara manevi destek sağlanması konusunda büyük önem taşıyor.
Merkezde görev yapacak çalışanlar da titizlikle seçilecek. Proje hakkında bilgi veren İl Sağlık Müdürü Karakök, tedavisi tıbbi olarak biten hastaların, hastanelerde pek tutulmadığı, evde bakım hizmetinin uygulanabildiğini belirtti. Ancak, bazı hasta yakınlarının da bu kişilere bakmak istemediğini hatırlatan Karakök, birilerinin gözetimi altında olmayı, bu sefer de hastaların kabul etmediğine dikkat çekti. Bu hastaların ortada kaldığına vurgu yapan Karakök, "Bu kişiler için destek tedavi merkezi tarzında 40-50 yataklı bir proje planladık.
Hastanede tedavisi bitmiş, evde artık bakımı mümkün olmayan hastaların hospitalize edileceği (misafir etmek), bunların bakımının yapıldığı bir merkez kurmayı hedefliyoruz." şeklinde konuştu. Planladıkları bu merkezde hastalara her türlü psikolojik desteğin verileceğini anlattı. Karakök, "Hiçbir din farkı gözetmeden, Hıristiyan ise papaz, Musevi ise haham, Müslüman ise Diyanet görevlileri veya gönüllü kuruluşlar aracılığıyla destek vereceğiz. Bu hastalar, hayatının sonlarına gelmiş kanser hastası, Alzheimer veya yatalak hasta olabilir." diye konuştu.
Karakök, merkezde moralleri bozan her türlü şeyden kaçınılacağını, binanın da bu tarzda inşa edileceğini aktardı. Hastaların, helalleşmek istediği ve dargın olduğu kişilerle bir araya gelmesi için de çalışma yürüteceklerinin altını çizen Karakök, "İnsan bunları gerçekleştirmek ister ama bir türlü olmayabilir. Biz, sosyal açıdan da bu insanları birleştirip helallik almalarını sağlayacağız, küsleri barıştıracağız." ifadelerini kullandı.
Gaziantep Müftüsü Prof. Dr. Ali Bakkal ise, "O durumdaki bir insanın psikolojik olarak en büyük ihtiyaç duyduğu güzel şeyler söyleyecek bir insandır. Bu insana dünyanın bir geçiş noktası olduğunu, asıl hayatın öbür dünyada olduğunu hatırlatacak din görevlisinin olması gerekir. Bu görevli hastayı rahatlatacak ve ölüme hazırlayacaktır. Böyle bir çalışma önemli bir ihtiyacı giderecektir." dedi.