Sağlıkta ilk defa bu kadar geniş alanda uygulanacak olan sistemde tartışmalar ise hala bitmedi. Hastanelerin alması gereken cihazın pahalı olması ve tek firmadan temin edildiği iddiaları tartışmayı alevlendiriyor. TÜBİTAK, biyometrik kimlik doğrulamada 'avuç içi' ve 'parmak damar' sisteminin okunması en başarılı teknik olarak rapor etti. 2011'de yapılan Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nda (EKA) da 'avuç içi damar okuma sistemi'ne geçilmesine karar verildi.
Bunun üzerine damar sistemini okuyacak araçların tek bir firmadan alınacağı tartışmaları başladı. Bu eleştiriye itiraz eden SGK, şu açıklamayı yaptı: "Avuç içi damar izi sisteminde yer alan cihazlardan sadece avuç içi damar izi okuma sensörü bir firma tarafından üretilmektedir. Sistemin geri kalan bütün yazılım ve donanımları Türk mühendisleri tarafından Türkiye'de geliştirilmiş ve üretilmiştir. Bu cihazların pazarlamasını yapan birden fazla firma bulunmaktadır."
Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Başkanı Dr. Reşat Bahat ise "Bir cihazın maliyeti 2 bin 500 dolar. Bir cihazla 100-150 hastaya işlem yapıyorsunuz. Bu hastaneler için 10-15 araca ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Biz 'parmak damar izi' sistemi de kullanılsın diyoruz. Böyle olursa rekabet oluşur ve fiyatlar düşer. Aksi halde az zayıda cihaz alacağız ve hastanelerde uzun kuyruklar oluşacak" dedi.