Okul öncesi eğitimin önemini, öğrencinin gelecekteki başarısındaki etkisini tartışmaya, en başarılı ülkelerin eğitimdeki bu başarılarını okul öncesine borçlu oldukları gerçeğini hatırlatmaya dahi gerek yoktur. Bunu biz değil bilimsel veriler ve bilim adamları ifade etmektedirler.
Son yıllarda okul öncesinde bir atılım yaptığımız da gerçektir. Bu atılım fırsat iken bu yıl çıkarılan ve Cumhurbaşkanının onayını bekleyen 4+4+4 Kesintili ve zorunlu 12 yıllık eğitim yasası ile 2007 doğumlu çocuklarımız okula kaydedilerek bu tarihi bir fırsat kaçırılacaktır.
MEB’in yayımladığı 2011-2012 İstatistiklerine göre 2006 doğumlu çocuklardaki yani eski sisteme göre 2012-2013’te 1.sınıfa kaydolacak öğrencilerin bu yıl Okul Öncesine gitme oranı %69’un üstünde.
Bunun için biraz araştırma yaptım. TÜİK’ten;
2006, 2007 doğumlu çocuklar ile Cumhurbaşkanı onaylarsa yürürlüğe girecek olan kanun gereği okula başlayacak 01.01.2007-30.09.2007 doğumlu çocukların sayısını talep ettim. Bu talebe TÜİK bu bilginin ücreti 10,00TL parayı yatır gönderelim dedi. Gönderdim ve aldım. Bu bilgiyi okuyucular TÜİK’ten bilgi isterlerse karşılaşacakları durumu anlatmak adına paylaşıyorum.
Gelen bilgiler şöyle;
2006 Doğumlu Çocuk Sayısı:…………… 1.251.370
2007 Doğumlu Çocuk Sayısı:…………… 1.284.543
01 Ocak-30 Eylül 2007 arası doğanlar ise :…. 994.106
Şimdi de yayımlanan MEB İstatistiklerine bakalım:
MEB’de 2006 doğumlu olup şu anda okula kayıtlı olan çocuk sayısı: 485
2006 doğumlu olup gelecek yıl 1.sınıfa gidecek çocuklardan şu anda Okul Öncesine Gidenler:865.361
2007 doğumlu olup şu anda Okul Öncesine devam eden öğrenci sayısı:245.865
2007 doğumlu olup okul öncesine devam edenlerden 30 Eylül 2007’ye kadar doğumlu olanların sayısı tahminen 190.000’dir.
Kanun yürürlüğe girerse 245bin öğrencinin 190bini kayıt hakkı kazanacak.
4.sınıf şube sayısı:51.227
4.Sınıfta okuyup gelecek yıl Ortaokula başlayacak öğrenci sayısı:1.221.593
Şimdi de bu istatistikleri oranlayalım:
2006 doğumlularda Okul Öncesine giden öğrencilerin yüzdesi: yüzde 69
2007 doğumlularda Okul Öncesine giden (01/01/2007-30/09/2007 arası doğumlu) öğrencilerin yüzdesi: yüzde 19
Bu öğrencilerin hepsi kaydolursa;
Birinci sınıfa kaydolacak öğrenci sayısı:2.245.476
Bunlardan kaçı okul öncesi eğitim almış olacak bunu hesaplayalım:190.000+865.361=1.055.361
Okul öncesine gidip birinci sınıfa kaydolacakların oranına bakacak olursak: yüzde 47
Şimdi sayıları yorumlara dönüştürelim.
Öncelikle belirtelim ki sayın bakanın defaten söylediği” okul idarecilerinin özel izniyle, velilerin talebiyle daha aşağıdaki çocuklar okullara kabul ediliyordu.” Cümleleri doğrulanmamaktadır. Bunun doğru olmadığını daha önce de belirtmiştik.
Bu yazıda konu ile ilgili cümlelerimiz: “Okul idarelerinin öğrencileri küçük yaşta okula kabul ettikleri konusu doğru değildir. Çünkü e-okul uygulamasının gelmesiyle beraber 31 Aralık itibariyle 72 ayını doldurmayan çocuk okula kaydedilememektedir. Sistem buna müsaade etmemektedir…. Örneğin bu yıl 31 Aralık 2005’te doğan çocuk kaydedilirken 01 Ocak 2006’da doğan çocuk kaydedilememiştir. E-okul’u bu noktada aşmak çok zor ve sorunlu fakat imkansız değil..”
Şeklinde idi.
MEB İstatistikleri de göstermektedir ki 2006 doğumlu 1.25milyon öğrenci olduğu halde sadece 485 tanesi İlköğretime kayıtlıdır. Yani sayı kayda alınmayacak kadar düşüktür.
MEB Büyük bir fırsatı kaçırmaktadır çünkü:
2012-2013’te birinci sınıfa başlayan öğrencilerin %69’u okul öncesi eğitim alanlardan oluşacakken 2007 lilerin de sisteme alınmasıyla bu sayı %47 lere düşmektedir. Cumhuriyet tarihinde ilk kez %69 oranı yakalanmışken bu heba edilmektedir. %47 sayısı 01.01-30.09 2007 tarihlerini kapsayan sayıdır. Eğer 2007 lilerin tamamı alınmaya çalışılırsa bu sayı daha da aşağılara inecektir.
2007’liler isteğe bağlı olacak mı?
2007 doğumluların zorunlu olmayacağı isteğe bağlı (veli, okul işbirliğiyle) olacağı sayın bakanımız tarafından defaten dile getirilmiştir. Oysa ki kanunu sayın Cumhurbaşkanı imzalarsa kanunda böyle bir kısıtlama yoktur. Yani veli benim çocuğum 2007 doğumlu ve okula kaydedeceğim derse kayıt edebilecektir.
Veli ister mi sorusunun cevabına bakacak olursak;
Tecrübeler göstermektedir ki veli akranlarına okula gitme olanağı verildiğinde çocuğunu okula gönderecektir. Veli hayır çocuğum çocukluğunu yaşasın diye düşünür diye bekleniyorsa bu çok doğru bir yaklaşım değildir. Çünkü veli çocuğunu bir yıl daha bekletirse bu kez gelecek yıl çocuğundan küçük çocuklarla göndermek durumunda kalacaktır ve bunun da sakıncalarını düşüneceğinden çocuğunu bu yıl göndermek isteyecektir. En azından ikilemle karşı karşıya kalacaktır.
2012-2013’te sorun yaşanır mı?
Evet yaşanacak. Öncelikle 2012-2013’te çocuğumu okul öncesine gönderirim diye düşünen ve şu anda okul öncesinde olmayan (2007 doğumlu çocukların %81’ini oluşturanlar) okul öncesinde okutamamanın sorununu yaşayacaklardır. 2012-2013’te okul öncesine kaydettirseler yukarıdaki ikilemle karşı karşıya kalacaklardır.
2012-2013’te hem 2006 hem de 2007 doğumlu olanlar kayıt yaptıracaklarından bu iki yaş grubunun gelişim farklılıkları kendini gösterecektir. Bunlar ayrı sınıflarda toplansa dahi müfredatta sorun yaşanacaktır. Müfredat buna göre düzenlense bile bu iki yaş grubu aynı sınıfa devam ettikleri halde yıllarca farklılıklar söz konusu olacaktır...
Bu nedenle bu çocukların bir yaş erken alınması yerinde olmamıştır. Keşke okul öncesi zorunlu yapılabilse ve bu yıl 2007 doğumlular zorunlu olarak okul öncesine alınarak okul öncesinde %100 okullaşma sağlanmış olsa idi.
Aynı yaş grubu şu anda zorunlu eğitim kapsamına alındığına göre yine aynı çocuklar birinci sınıflar yerine okul öncesi ortamına zorunlu olarak alınmış olsa idi eğitim adına daha yerinde olacaktı.
Sorun 5.sınıfa geçecek 51.227 şubede eğitim gören öğrencilerin Ortaokula geçmeleriyle oluşacak Sınıf Öğretmeni fazlalığını eritmek ise bunu farklı formüllerle çözmek tabii ki mümkündür.
Örneğin; 2007’lerin alınmasıyla ortaya çıkacak öğrenciler için derslik ayarlamak gerektiğine göre bu derslikler ya okullardaki idareci ve diğer odaların sınıf yapılmasıyla sağlanması yada ikili eğitimle çözümlenmesi gündemde olduğuna göre bu şekilde kazanılacak dersliklere gelecek yıl ki 1,2,3,4.sınıflar bölünerek yani mevcutları azaltılarak eğitim yapılabilir böylece bir hamleyle bir çok kazanıma sahip olunabilirdi.
1- 1,2,3,4.sınıf mevcutları azaltılacak,
2- Sınıf Öğretmenlerinin fazlalığa çıkması önlenecek,
3- Okul Öncesinde %100 okullaşma sağlanacak,
4- Birinci sınıfa başlayanların %69’u okul öncesi eğitim alanlardan oluşacaktı.
Bunu bir örnekle açıklarsak; bir okulda , 4 tane 30 mevcutlu 4.sınıf yani 120 öğrenci varsa bu sınıflar bölünerek 24 mevcutlu 5 sınıf oluşturulabilirdi. Bu durum mahalle yada ilçe bazında da düşünülebilirdi.
Böylece tarihi bir fırsat kaçırılmayacak aksine her şey öğrenci, veli ve öğretmen adına daha lehte bir duruma dönüştürülebilecekti.
İstatistiklerin yayımlanmasıyla ortaya çıkan bilgiler ışığında değerlendirmelerimiz devam edecek.
Saygılarımla…
Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi
Copyright Türkiye Rehberi 2006 - 2024. Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik Politikası | Feragatname