25 Şubat 2011 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren ‘trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalar’ hakkında görüş bildiren Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Metin Oğuz, sigorta şirketlerince yazılan primlerin belli bir oranının SGK’ya devredilmesinin, daha önce üstlenilen maliyetlerden daha fazla oranda aktarım başlattığını belirtti. Bu durumun, yine bu branştaki maliyetler üzerinde olumsuz bir baskıya neden olduğunu söyleyen Oğuz, “Doğrudan tazmin sistemi uygulamasına geçilmesine kadar geçecek süre içinde; trafik sigortasında, şirket seçiminde tüketici açısından en önemli karar verici unsurun yine ödenecek prim tutarı olacağını düşünüyoruz. Tüketici davranışlarında fiyatın, karar vermede öncelikli olacağı gerçeği göz önünde bulundurulduğunda, fiyat rekabetinin devam etmesi öngörülebilir. Bununla birlikte bu branştaki zararın sürdürülebilir olmaması nedeniyle, prim tutarlarında bir miktar artış da yaşanabilir” dedi.
MALİYETİN ÜZERİNDE BİR PRİM DEVRİ OLACAK
SGK’daki yeni düzenlemelerle birlikte sigorta şirketlerinin, trafik kazalarına bağlı tedavi giderlerinde herhangi bir sorumluluğu kalmadığını ifade eden Oğuz, bundan dolayı trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda ‘sağlık giderleri’ teminatının yer almaya devam etmesini de olumlu bulmadığını belirtti. Ayrıca Motorlu Taşıtlar Sigortası kapsamında zarar görmüş kişinin, sigortacıya karşı doğrudan talep hakkı olması konusunda da düşüncelerini dile getiren Oğuz, bu durumun uyuşmazlık durumunda ilgili mahkemelerin, sigorta şirketlerinin tedavi giderleri sorumluluğu hususunda farklı karar verebileceği endişesini doğuracağını söyledi.
TRAFİK SİGORTASI POLİÇELERİNDE PRİM ARTIŞINA GİDİLEBİLİR
SGK’nın gerek sektörden aldığı prim miktarının gerekse bu konuda yaptığı harcamaların şeffaf olması gerektiğine inanan Oğuz, sigorta şirketlerinin devredeceği tutarlarla, sunulacak sağlık hizmet bedellerinin karşılanmasının amaçlandığını söyledi.
Oğuz sözlerini şu şekilde tamamladı: “Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda esas olarak kusurlu tarafın sorumluluğu için teminat verilmekte olup, sigortacılık ilkelerine uygun olmayan bir şekilde zarara neden olan kişilerin, tedavi giderleri de sigorta şirketleri tarafından aktarılan tutarlarla karşılanacaktır. Bu durumdaki vatandaşların tedavi giderlerinin, sosyal devlet ilkesi gereğince bizzat devlet tarafından karşılanması ve sigorta şirketlerince aktarılacak tutarın tespitinde bu giderlerin dikkate alınmaması gerekirken, bu giderlerin finansmanı da sigorta şirketlerine yansıtılmıştır.
Sigorta şirketlerinin, bu durumun bir sonucu olarak, teknik kârlılıklarını korumak amacıyla, trafik sigortası poliçelerinde prim artışına gidebilir. Söz konusu değişikliğin sektöre getireceği yükü hafifletmek üzere Hazine Müsteşarlığı tarafından, trafik sigortası eşik primlerinin artırılması yönünde bir değişikliğe gidilmesinin de mümkün olabileceği düşünülmektedir.”