Emanetin ehline teslim edilmesi ve takip edilmesi bizi yönetenlerin vicdanlarına kalmış ve tabii kamu hizmeti yapanların hizmetleri hakkıyla yapıp yapamadığıı takibi de en etkili olarak sorumlu basın ve karar alabilen adalet sistemimizin sorumluluğunda.
SGK'nın bütçesi ortada, devasa bir bütçeye sahip bu kurumun doktorlarlardan, eczanelere, özel hastanelere, kamu hastanelerine, ilaç firmalarına, hatta sonunda öğrendikki PKK bile SGK'yı soyabiliyor. PKK'nın SGK üzerinden topladığı haraç belki de Avrupa'da toplayabildiğinden fazla.
Tüyü bitmemiş yetimin hakkının nasıl gasp edildiğini, büyük bir kul hakkı çarkının döndüğü bu SGK'ya neden işi bilen yöneticiler atanmaz. Büyük bir bütçeyle yönetilen SGK'nın başına yüksek maaşlarla özel sektörden CEO düzeyinden insanlar atansa devlet ve millet on yıllarca zarara uğratılması engellenemez mi. Esasında kural basit büyük bütçelerle yönetilen kurumların başına özel sektör maaşları vererek bu kurumlar hem zarar etmez, hem etkin hizmet sunar hem de soygunların önüne geçilir.
SGK üzerinde dönen bu ilaç vurgunu hem insanların sağlığına zarar veriyor, insanlar adeta kobay olarak kullanlıyor, hem de devlet gözgöre göre soyup soğana çevriliyor, hem de on yıllardır bu sistem böyle işliyor. Toplumun kaymak tabakası ve ülkeyi yönetenler SGK'daki bu vurgunu gayet güzel biliyorlar ve izliyorlar, ve hatta bundan da doğrudan nemalananlar var. Bu vurgun artık bitsin, burdan elde ettiğiniz haksız kazanç bir şekilde bu dünya'da sizden, sevdiklerinizden çıkar. Bu işin öbür tarafı zaten var!!!
Yıllardır süren ilaç rantına Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) geç de olsa el attı. Kurum, SABAH'ın yazı dizisiyle gündeme gelen ilaçta rüşvet çarkını takibe alıyor. SGK Genel Müdürü Prof. Dr. Murat Karaşen, gereksiz ilaç sarfiyatının önüne geçebilmek ve suiistimalle mücadele edebilmek için denetimlere ağırlık verileceğini söyledi.
Karaşen, 'Data Madenciliği ile Risk Odaklı Denetleme Sistemi' sayesinde risk belirlenen ve suiistimale açık olduğu tespit edilen verilerden yola çıkıp, bu riskli verilerle ilişkili hekimleri, sağlık hizmeti sunan kurumları ve eczaneleri denetleyeceklerini belirtti. Karaşen, müfettişlerin suiistimal belirlemesi durumunda hem idari ceza hem de suç duyurusunun söz konusu olacağını belirtti. Yeni denetim sistemi 2012'de başlayacak. İlk olarak özel hastanelerde uygulanacak.
Çok yazılan ilaçlar mercek altında
18 kriter belirlediklerini ve sorgulama sistemi oluşturduklarını anlatan Karaşen, "En çok yazılan 10 ilaç, bunları en çok yazan ilk 10 doktor ve bunları veren ilk 10 eczanede inceleme yapılacak. Risk saptandığında denetleme oraya yönlendirilecek" diye konuştu. Karaşen, incelemenin sadece sık yazılan ilaçları kapsamadığını da belirtti.