Evlenmemiş kızlar emekli de olsa yetim aylığı kesilmez

Turkiye-Rehberi.Net Pinterest Turkiye-Rehberi.Net WhatsApp Turkiye-Rehberi.Net Facebook Turkiye-Rehberi.Net Twitter Turkiye-Rehberi.Net LinkedIn Turkiye-Rehberi.Net Çıktı Al Turkiye-Rehberi.Net Gmail Turkiye-Rehberi.Net Email Gönder
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi çok enteresan bir karara imza attı. Bağ-Kur'dan yetim aylığı alırken SSK'lı işe giren ve sonrasında da SSK'dan emekli olan kadının babasından aldığı yetim aylığının devamına karar verdi. Açılan dava ile haksızlık giderilmiş oldu.

Ali Bey, babam Bağ-Kur emeklisiydi ve 1978 yılında vefat etmişti. Ben de 1989 yılında boşandım ve babamdan yetim aylığı almaya başladım. Bilahare de daha önce var olan SSK sigortamın üstüne 1993 ile 1995 yılları arasında çalıştım. 1995 yılında da SSK'dan emekli oldum. SGK, 2007 yılında babamdan aldığım yetim aylığımı kesti ve benden geçmişte ödediği yetim aylıklarını da mahkemeyle geri istedi. Param olmadığından avukat tutamadım ve ilk davayı kaybettim, bana epeyce borç çıkardılar. Sonra temyize gittim ve temyiz beni haklı buldu. Temyizden sonra, yerel mahkeme SGK'nın alacak davasını reddetti ve beni borçtan kurtardı ama SGK hâlâ kestiği yetim aylığını bana ödemeye başlamadı. Ne yapayım da babamdan aldığım aylığım devam etsin?
Şefika Demirci-Salihli
Şefika Hanım tebrik ederim, zor bir davayı kazanmışsınız ve Yargıtay 10. Hukuk Dairesi sizinle ilgili güzel bir karar yayınlamış. Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun uygulaması yani Bağ-Kur'dan (veya SSK'dan) yetim aylığı alan kızların bu aylık başladıktan sonra işe girmeleri veya emekli olmaları halinde kesilmektedir. Yargıtay ise size bağlanan yetim aylığının siz SSK'dan emekli olduğunuz halde kesilmemesine karar vermiş. Bu arada hatırlatayım SGK; SSK'dan veya Bağ-Kur'dan yetim aylığı alan emekli veya çalışan kızlara yetim aylığı vermez ama ana-babası memur olanlara veriyor. Siz davayla bir haksızlığı gidermiş oldunuz.

SGK'DAN AYLIKLARINIZI İSTEYİN
Şefika Hanım, davayı kazanmışsınız; şimdi yapacağınız, son mahkeme kararı ve Yargıtay ilamını da ekleyerek, SGK'ya dilekçe verip aylıklarınızın devamı ve bugüne kadar ödenmeyenleri de ödemeleri için başvurun (Sigortalı Emeklilik İşlemleri Dairesi Başkanlığı, Mithatpaşa Cad. No.7 Sıhhiye-ANKARA). Normalde gerekli işlemi yapıp paralarınızı ödeyeceklerdir. Ödemezlerse de bu kere mahkeme kararını uygulamayanlar hakkında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunmanız gerekir.

 

YARGITAY KARARI ÇOK İLGİNÇ

"12.01.1978 günü ölen sigortalının, 06.01.1989 tarihinde boşanan hak sahibi konumunda kız çocuğu davalıya, 01.07.1990 tarihinden itibaren 1479 sayılı kanun hükümlerine göre, ölüm sigortasından aylık bağlandığı, davalının 01.10.1993 tarihinden itibaren kesintisiz biçimde 506 sayılı kanun kapsamında çalışarak, 01.12.1995 tarihinden itibaren de kendi çalışmaları nedeniyle 506 sayılı kanun hükümlerine göre yaşlılık aylığı almaya başladığı, davacı kurum tarafından 2007 yılının ekim ayında tesis edilen işlemle davalının ölüm-yetim aylığı kesilip, yersiz ödendiği gerekçesiyle aylıkların istirdadı (geri alınması) yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanaklarından olan 1479 sayılı kanunun 'Eş ve Çocuklara, Ana ve Babaya Tahsis Yapılması' başlığını taşıyan 45. maddesinin 2229 sayılı kanunla değişik, ilk fıkrasının (c) bendinde; sigortalının geçimini sağlayacak başka geliri olmamak koşulu ile yaşları ne olursa olsun bekâr kız çocuklarına ölüm aylığı bağlanacağı, anılan kanunun 'Ölüm Aylığının Kesilmesi' başlığını taşıyan 46. maddesinin ikinci fıkrasında ise; bağlanan ölüm aylığının ancak sigortalının kız çocuğunun evlenmesi halinde kesileceği öngörülmüştür. Bu yasal düzenleme çerçevesinde; ölüm aylığının bağlanması itibarıyla geçimini sağlayacak başka geliri olmayan ve bir daha evlenmemiş olan davalı açısından aylık bağlama engeli veya kesilmesi sebebi olacak herhangi bir olgu bulunmadığı açıktır...
Bu nedenle davalının ölüm aylığının kesilmesi işlemi yerinde olmadığından, yersiz olmayan aylıkların istirdadına ilişkin talebin de reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir..."